İTÜ'lü Meslektaşlarımızın Yanındayız!

İTÜ’lü meslektaşlarımızla aynı güvencesizliği paylaşan Hacettepeli asistanlar olarak mücadelelerinde İTÜ’lü meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu bir kez daha duyuruyoruz.

Genç bilim emekçilerinin güvencesizlik konusundaki direnişini yakından takip eden kamuoyunun da bildiği gibi, İTÜ’lü asistan meslektaşlarımız, YÖK’ün bir görüş yazısıyla işten atılmış, kampüslerinde sürdürdükleri işe dönme mücadelesi farklı üniversitelerden emekçilerin de desteğiyle YÖK önünde iki gün ve gece boyunca sürdürülen bir eylem sonucunda YÖK genel kuruluna aldırılan bir kararla sonuçlanmıştı. Bu eylem ve YÖK’le yapılan müzakereler sonucunda YÖK geri adım atmış ve genel kurul, işten atılan asistanların geri dönmesiyle ilgili bir karar almıştı. 

Başka üniversitelerde de aynı durumda olan asistanlar, kararın Resmi Gazete’de yayınlanması beklenmeden işlerine geri dönerken, İTÜ’deki meslektaşlarımız üniversite yönetiminin sürdürdüğü keyfi tutum sonucunda işlerine geri dönememişlerdir. Bunların yanında İTÜ’nün keyfi tutumu, asistanların 33/a maddesine geçişini belirleyen değerlendirme kurulları ile devam etmektedir. Akademik faaliyetleri yanında, bölümlerince uygun görülen “her işi” yapmakla yükümlü kılınan asistanların, tezlerini bitirmedikleri gerekçesiyle işten atılmaları kabul edilemez. Tezlerin neden bitirilemediğinin cevabını verecek olanlar asistanlar değildir.
Güvencesizliğin yarattığı sıkıntılar sadece İTÜ’yle sınırlı değildir. Rektör Murat Tuncer ve rektör yardımcılarıyla yaptığımız görüşmelerde de ısrarla vurguladığımız gibi, İTÜ örneği üzerinden de bir kez daha, güvencesizliğin (50/d maddesinin) gerek genç bilim insanlarında gerekse de üniversite sisteminin genelinde yarattığı tahribata bir kez daha dikkat çekiyor ve tüm asistanların 33/a maddesine geçirilerek iş güvencesine kavuşturulmasını talep ediyoruz.

0 yorum :

Yorum Gönder